Keşif sadece dışarı doğru yapılan değil elbet. Bazı anlar, bazı durumlar içe yöneltir insanı.
Son birkaç aydır da beni. Yeniden… Daha sade daha karmaşık…
Bir Temmuz kadını olarak doğum günüm vesilesi ile yazıyorum.
Hedefinden çıkmış ama menzili şaşmış ok gibiyim.
Birine değse vakitsiz yaralıyor, biri tutup çevirince yaralanıyorum.
İyiyim ama iyiyi tanımlama halim her an değişmekte.
Bazen sağlık, bazen o gün kazanılan para, bazen o an edilen sohbet.
Yaşadığım her şeyle, kalktım geldim kırklar kapısına.
Küçükken hesap ettiğim iki şey vardı; ilki 2000 yılında kaç yaşında olacağım diğeri kırk yaşında olduğumda annemin ve babamın kaç yaşında olacağı.
Gördüm şükür.
Bu yaşımın savsözü de belli “Gitmediğin yerlere git, etmediğin sözleri et”.
Bu sitedeki iki yazım ilk cümleye dairdi, “gitmediğin yerlere git”.
Bu yazı da ikinci cümleye hizmet etsin, “etmediğin sözleri et”.
Dışa dönük biriyim, dominant, azimli, konuşkan, dinleyen, mesafeli, samimi, sivri dilli, esprili… Beni tanıyan herkes de gönlünce tanım ekleyebilir, ekleyecektir.
Kimsenin avucuna sığmam kimseyi de avucuma almam.
Tartışmadan, kavgadan kaçmam ama ayarlarımı bozar.
Ne olursa olsun, kriz anlarında uzlaşmayı seçerim. Bana daha kolay gelir bu.
Had lafını çok severim.
Kırgınlığım kızgınlığımdan bir nebze fazla olur.
Gitmem gereken yerden giderim. Yapıştıklarım da vardır bir süre ama çok sürmez, uzarım. 🙂
Ne kadar sıfat varsa beni niteleyen, birilerine itici birilerine çekici gelir.
Böyleyim tam tamına böyle.
Kimsenin tanımına sığmam, kimsenin aklına uymam.
Görünen benim, bende gördüğün sensin.
Hem söylediğin her şeyim hem hiçbiri ben değilim.
Beni sev ya da sevme senden tek şey istiyorum, beni rahat bırak.
Ben de kendimi.
“Vardım kırklar kapısına, nail oldum yapısına” (bu semahı dinleyebilir, kırkların sırrına internette göz atabilirsiniz)
Belli ki sırlara nail olma eşiği bu kırk. Önce kırıp kafayı sonra toplamak şahane!
Delirmek hakkımı seninle kullanıyorum. 🙂
Seni seviyorum.
Bir de yan yana olmak istediklerim ve olduklarım ve olacaklarımla bir kırk yıl daha istiyorum.
İkinci yarı daha şahane olacak biliyorum.
40, kadına en yakışan, en kadın yapan yaş. Yarısını yaşadım gördüm, çok sevdim, gerçekten kadın olduğumu hissettim, daha emin oldum. Belki hep aynıydım ama yeni buldum. Kazançlarımı, kayıplarımı daha başka kucakladım, daha çok fark ettim. Kendimin kıymetini daha çok bildim.
‘görünen benim, bende gördüğün sensin’ yazmışsın, işte ben de kimde kendimi görüyorsam onlayım artık, 40 larımında bunu öğrendim.
Çok öperim,
ayşe,2014
Bir yengeç bu kadar guzel anlatilabilir,bir insan kendini bu kadar guzel ifade edebilir.Nice mutlu kırklara Selen’im:))
Ne güzel yorumlar. Tesekkür ederim