Yemek yemek çoğumuz için hayatın amacı ve eğlencesi. Ancak bazı kötü yeme alışkanlıkları uzun
vadede yemeğin eğlencesini kaçırabilir. Aşağıda paylaştığımız 7 kötü beslenme alışkanlığından biri veya birkaçına sahipseniz yazımıza bir göz atıp bunlardan yavaş yavaş kurtulmaya başlamanızı öneririz.
Yemeklerden Sonra Her Zaman Tok Hissetme Gereği
Karnınız iyice gerilinceye, hatta ayağa kalkamayacak hale gelinceye kadar “doydum”
demiyorsanız, vücudunuzun ihtiyaç duyduğundan çok daha fazla yemek yiyorsunuz demektir.
Bunun önüne geçmek için zihninizi daha az yemeye programlamalı ve daha küçük öğünlerle de doyduğunuzu kendinize öğretmelisiniz. Öğün aralarına küçük atıştırmalar ekleyerek ana
öğünlerde çok fazla yemeyi engelleyebilirsiniz. Birkaç saat sonra tekrar bir şeyler yiyeceğinizi
bilmek o öğünde abartılı bir biçimde yemenizi önleyecektir.
Açlığınız Çoktan Geçtikten Sonra da Yemeye Devam Etmek
Doyduğunuzu bildikten çok sonra bile yemek yemeye devam etme arzusu duyuyorsanız biraz
daha yavaş yemek yemeye çalışın. Öğünleri bir seremoniye dönüştürün. Yemeklerin tadını daha
çok almaya çalışın. Renklerine, dokularına odaklanın ve yemek yemeyi uzun süren, sizin için
önemli bir aktivite haline getirin. Böylece açlık ve tokluk arasındaki çizgiyi her seferinde daha
kolay yakalayabilirsiniz.
Yalnız Olduğunuzda Çok Yemek
Yalnızken, yanınızda birileri olduğunda yediğinizden daha fazla yemek yiyorsanız doğru yolda
değilsiniz demektir. Yalnız olduğunuzda ayakta, direkt buzdolabından veya televizyon karşısında
yemek yiyor olabilirsiniz. Bu gibi alışkanlıklar iştah durumunuzla olan temasınızı kesecektir.
Yemek yerken sadece yemeye odaklanmalı, tek başınıza bile olsanız öğününüzü düzgün bir
şekilde yemelisiniz.
Kahvaltıyı Atlamak
Artık pek çoğumuzun bildiği üzere kahvaltı bizi güne hazırlayan en önemli öğündür. Kahvaltı
metabolizmayı çalıştırmaya başlar ve bizi gün içinde gelebilecek açlık kıvranmalarından korur.
Bu nedenle mümkün olduğunca atlanmaması gereken bir öğündür. Ancak yine de sabahları
kahvaltı etmek sizde mide bulantısına yol açıyor olabilir. Eğer siz de bu kişilerdenseniz, sabah
çay veya kahvenizden önce bir muz yemeyi deneyebilirsiniz. Veya sabah bir şey yemek
istemiyorsanız küçük bir kahvaltı hazırlayarak işe giderken yanınıza alabilir, ilk açlık belirtileri
baş gösterdiğinde hemen yemeye başlayabilirsiniz.
Çalışırken Sürekli Bir Şeyler Atıştırmak
İş yerinde sıkıldıkça eliniz sürekli atıştırmalıklara gidiyorsa işe ilk önce bu ürünleri kolay
ulaşılamayacak yerlere yerleştirmekle başlayın. Sonrasında açlıkla, uzun süredir oturmaktan
doğan esneme ihtiyacını karıştırmadığınıza emin olun. Büyük ihtimalle belli aralıklarla
yerinizden kalkıp biraz dolaşmanız ve vücudunuzu esnetmeniz atıştırma ihtiyacınızı
önleyecektir. Kendinize özel bir köşe bulup burada birkaç esneme hareketi yaptıktan sonra
büyük bir bardak su için. Bütün bunlara rağmen yine de bir şeyler atıştırmak ihtiyacı
içindeyseniz tercihiniz protein içeren veya lifli gıdalardan yana olsun.
Gece Yarısı Atıştırmaları
Gün içinde çok yoğun olup öğünlerinizi de aceleye getiriyorsanız akşam olup da temponuz biraz
yavaşladığında açlık hissiniz kendini belirgin bir şekilde ortaya koymaya başlayabilir. Tüm
öğünlerinizi düzenli bir şekilde yer ve aralarda atıştırmalarınızı da yaparsanız gece bastıran
açlığın önüne geçebilirsiniz. Gün içinde düzenli yemenize rağmen gece açlık krizi yaşıyorsanız bu
susuzluk veya yorgunluk belirtisi olabilir. Bu durumda süt içebilir veya ağız gargarası yapıp
dişlerinizi fırçalayarak vücudunuza uyuma vakti geldiği sinyalini verebilirsiniz. Yine de gece
atıştırması yapmak istiyorsanız meyve ve sağlıklı yağlar içeren kombinasyonları tercih edin.
Duygusal Yemek Yemek
Hepimiz hayatımızın bir döneminde duygusal ihtiyaçlarımızdan dolayı fazlaca yemek yemişizdir.
Sevgiliden ayrılmak, iş yerinde geçen çok kötü bir gün veya günler bizi akşam eve geldiğimizde
en sağlıksız atıştırmalıklara boğabilir. Böyle dönemlerde evinizde çok şekerli ve yağlı
atıştırmalıklar bulundurmayın. Bunlar yerine daha sağlıklı olan kuru yemişler, sağlıklı barlar vb
ürünleri tercih edin. Böylece beyniniz rahatlamayı bu yiyeceklerle bağdaştıracaktır; mutlaka cips
veya dondurma yemek zorunda değilsiniz veya ihtiyacınız olan duygusal sıcaklığı gerçekten
sıcak bir içecek ile de yakalayabilirsiniz. Örneğin bal ve limonla tatlandırdığınız bir zencefil çayı
veya tadını sevdiğiniz herhangi bir bitki veya meyve çayı size iyi gelebilir.
Çok daha iyi bir tavsiye ise böyle dönemlerde ruhunuza iyi gelecek yemek dışı aktivitelere yönelmeniz olacaktır. Bir arkadaşınızı aramak, bir diziye başlamak, koşuya çıkmak, kitap okumak gibi aktiviteler
duygusal durumunuzun iyileşmesine yardımcı olacaktır.