Gözler ve çevresi vücudumuzun en hassas bölgelerindendir. Oldukça da incedir. Bu yüzden yaşlılığın ve yorgunluğun ilk belirtileri burada meydana gelir. Bunu sebebi ise bu bölgede sıvı kaybının artması ve fazladan yağın belirginleşmesidir. Gözaltı torbalarının psikolojik, çevresel ve genetik birçok nedenleri vardır. Nedenleri olduğu gibi çözümleri de mevcuttur. Şimdi olası çözümlerini inceleyelim.
Mümkün olduğunca tüm besinlerden yararlanalım. Bol yeşillik ve bitki çay tüketelim. Karpuz, salatalık, elma, kızılcık, kuşkonmaz, üzüm gibi sulu meyve ve sebzeleri tercih edelim. Potasyum açısından zengin gıdalar tüketirsek suyu tutmamızda bize yardımcı olur.
Bu gıdalardan bazıları muz, çilek, kavun, domates, yoğurttur. Vitamin C ve B16 takviyesi alınması da vücuttaki fazla suyun atımında faydalı olacaktır.
Toksinler gözaltı torbalanmasına sebep olur. Toksinleri vücudumuzdan atmak için de gün içerisinde yeteri kadar su içmeye özen göstermeliyiz. Alkol, kahve, beyaz şeker, kızarmış gıdalar, gazlı içecekler, beyaz un gibi sıvı tutumunu teşvik eden gıdalardan kaçınalım.
Gözaltı torbaları için demir çok önemlidir. Eksikliğinde olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu yüzden üzüm, ıspanak, brokoli, kurutulmuş meyve yiyerek demir ihtiyacımızı karşılayabilmeliyiz.
Her gün 2.000 mg sodyum kuralını aşmamak kaydı ile doktor kontrolünde sodyum alımına devam edebiliriz.
Düzenli uyku çok değerlidir.
Bunlar dışında ise evde kolayca uygulayabileceğiniz işlemlerde mevcuttur. Örneğin soğuk salatalık dilimlerini koyup yarım saat bekletmenin sonucu göreceksiniz.
Gözaltlarımızda ki torbaları azaltmak için burun deliklerimize iki parmağımızı koyup on saniye de iki tarafa da hafif basınç uygulayalım. Bunun oldukça faydasını göreceksiniz. Bu hareketlenmeler sayesinde bu bölgede ki kaslar hareket eder ve güçlenir.
Bir diğer yöntem ise; sürekli bu noktalara basmak ya da küçük dairesel hareketler ile parmaklarımızı oynatmaktır. Bunun 5 kez tekrarlayabiliriz. Bu yöntem toksinlerin vücuttan atılmasını başlatacağı için gözaltı torbaları için önemlidir.
